Herkese merhaba, güzel haftalar, güzel günler ve güzel
saatler. Vizelerin bir kısmını atlattığıma göre bir dosya daha açıp bir iki şey yazayım
diyerekten bu yazıya başladım. Paylaşmak, anlatmak ve hakkında konuşmak istediğim o kadar çok konu var ki.. ‘Bu sefer
bunu paylaşmayacak mıydın, neden bunu yazdın” gibisinden söyleyenlerde oluyor. Gün
geliyor bir şey yaşıyorum ya da hatırlıyorum, onu yazmaya başlıyorum sonra o
konu ile ilgili çevre görüşü alıyorum, araştırıyorum derken başka konulara
sapıyorum ve böylelikle bin bir tane döngü oluşturuyorum (bir alkış)
Tamamlayıp
paylaşacağım bir yazı listesi var, üniversitedeki insan tiplemelerinden,
özeleştireye kadar bir türlü tamamlamadığım yazılar.. Sorumsuzluk ya da
üşengeçlik diyebilirsiniz ama göreceksiniz ki o yazılar yayınlanacak 😉
Circuit Theory vizesi sonrası Kalamış turu |
Geçen hafta
sonu üst üste yaşadığım iki durum, durum yerine şok kelimesini de kullanabiliriz, bir süredir
kendime söylediğim ama hayatıma geçiremediğim duruma bir adım daha yaklaştırdı beni.
(Şuanda, hayatımızda, yanımızda olması gereken insanlar yanımızdadır ve gerisi
için yapacağımız bir şey yoktur.)
Bazı insanların
her zaman yanınızda olacağını düşünürsünüz, ben de öyle düşünüyordum ama öyle
değilmiş. Hayatın olduğu gibi hayatımızda ki insanlarında bir SKT’si var
(esprili bir şekilde söylüyorum bunu) “Her daim hep bir aradayız.” ya da ‘birimiz
hepimiz, hepimiz birimiz için” durumları pek sık rastlanan bir şey değil.
“SKT’de nereden
çıktı Nidal?” diye sorarsanız, konuşma anında Formatçı arkadaşım okuduğu bir
şeyden alıntı yaparak şunu söyledi “Hayatınıza girip çıkan insanlara üzülmeyin
kimse sonsuza dek yanınızda olamaz. Onun sizin yolculuğunuzdaki süresi o
kadardır.”
Tamamıyla doğru
bir cümle. Cümleyi sadece insanlara uyarlamanız gerekmez. Her konu ve
durum için geçerlidir. Bu nedenle zaman ve hayat benim için şaşırtıcı bir olgudur. Bir saniye sonrasını bilmeden yaşamak heyecanlıdır. Hislerimiz değişir, yeni fikirler
ortaya koyar yeni insanlarla tanışırız.. Küseriz, barışırız, zirvede hissederiz
veya birden modumuz dibi görür.
Her şey değişiyor
ve geçiyor arkadaşlar, bunu unutmayın. Mevsimler değişiyor, günler bitiyor, yaşadığımız
kötü şeyler geçip gidiyor, iyi olaylar anı olarak kalıyor bizimle. Bazen hiç
bitmeyecekmiş gibi gelse de bitiyor, emin olabilirsiniz. Bir yandan bitmesini
istemediğimiz şeylerde var tabii..
Benim de
ikilemde kalıp bitmeyeceğini düşündüğüm zamanlar olmuyor değil maalesef. Böyle
anlarda yukarıdakileri tekrarlıyorum kendime.
Ha birde, çekim
yasası konusu ile alakalı kesin bir yazı yazacağım buraya, herkesin başının
etini yiyorum bu konuyla, buraya koymazsam olmaz 😅
Bir sonra ki yazı da görüşürüz o zaman 💬
Bloglar arası ziyaretlerimde blogunuza denk geldim ve hemen takibe aldım.Zaman ayırmak isterseniz sizi de beklerim ve bundan büyük bir mutluluk duyarım.Sağlıcakla Kalın.
YanıtlaSilhttps://dizifilmkitaptavsiye.blogspot.com/
Yaşam döngümüzde karşımıza çıkan insanlar hayatımıza küçük dokunuşlar yapıyorlar ve süreleri bittiğinde bu hikayeden çekiliyorlari tıpkı bizim de başkalarının hayatlarına dokunduğumuz gibi. Ben hayatımın her devresinde az bile olsa rol alan tüm arkadaşlarımı çok önemsiyor, seviyorum. Bana o an kötü gelenler bile yaşamın akışında bana tecrübe, değer katıyorlar.
YanıtlaSilKelimesi kelimesine dediğiniz gibi. O küçük dokunuşlar bazen iyi ya da kötü olsa da başka bir kapıya açılıyor her şey :)
Sil